16 Şubat 2016 Salı

Caddede Orjinal Bir Krepçi: The Crepe Escape




Özellikle Anadolu yakasında zincir olmayan orjinal yerler bulmak pek mümkün değil. Her sokak başında açılan "orjinal kafe"lerin de artık pek bir numarası yok. Evet en değişik kahve sizde, tamam. Bu noktada "İstanbul'un ilk butik krepçisi" The Crepe Escape, gerek tatlı gerek tuzlu krep ve pancake'leriyle Bağdat Caddesi'ne yeni bir soluk getiriyor!


Menüdeki bütün krep çeşitleri Fransa’dan getiriliyor. Hamurlar günlük şekilde doğal tereyağı, süt yumurta gibi evlerde kullanılan malzemeler ile hazırlanır.Hiçbir katkı malzemesi kullanılmamaktadır. Bu bakımdan içeriği özellikle anne babalar tarafından tercih sebebidir. Krep ve pancake'i günün her saatinde, istediğiniz öğünde yiyebilirsiniz. Ayrıca kahveleri de oldukça güzel.

İlk şubesini Mart 2014'de açan,The Crepe Escape, biri Noter sokakta, diğeri de CKM'nin karşısında iki ara sokakta bulunuyor. Haftanın 7 günü, Sabah 9'dan, akşam 11'e kadar açık.


Tuzlu krepleri gerçekten çok güzel, porsiyonları da oldukça fazla. Bir kreple iki kişi doyabilirsiniz.


Web sitesi: http://thecrepeescape.com.tr/index.html

10 Şubat 2016 Çarşamba

Pucca'dan Günlük!

“Kötü olsa bile hiçbir anınını unutma.”
Pucca, defteriyle her an yanında!
Kalbin kırıldığında, gülesin geldiğinde, sinirin tepene çıktığında...
Pucca defter yanında!
Bir cümle senden, bir cümle Pucca’dan...

8 Şubat 2016 Pazartesi

Çocuklar İçin Siyaset


Çocuk, genç, yetişkin herkes için, keyifle öğrenmek için Doğan Egmont'tan: Genç Bilgi Serisi.

Siyasetin “insanların mutluluğunu sağlamanın bir aracı” olduğunu göstermek için hazırlanan Genç Bilgi:Siyaset; ideoloji,devlet,hükümet sistemleri,siyasi partiler, seçimler,kamuoyu ve propaganda gibi konuları,şarkılarla,testlerle,oyunlarla, düşünerek ve eğlenerek öğretiyor!

“Siyaset fizikten daha zordur,” demiş Albert Einstein ama bu kitap,siyasetin “insanların mutluluğunu sağlamanın bir aracı” olduğunu ve keyifle öğrenilebileceğini göstermek için hazırlandı.

“Yazar, önemli bir işe soyunarak bir ilki gerçekleştirmiş. Sadece ‘çocuk’ ve ‘genç’lerin değil, meraklı ‘büyük’lerin de faydalanabileceği siyasetin esas meselelerine temas eden, iyi yazılmış, eğlenceli bir kitap.”Prof.Dr. Tanel Demirel, Çankaya Üniversitesi


Yazar Prof.Dr.Süleyman İnan,1994’te Marmara Üniversitesi’nde Tarih eğitimini bitirdi. Siyasi tarih ve tarih formasyonu alanlarındaki lisansüstü eğitimlerini tamamladıktan sonra kariyerini sürdürdüğü Pamukkale Üniversitesi’nde 2013’te profesör oldu. Halen Pamukkale Üniversitesi’nde öğretim üyesi olan İnan’ın, Türkiye’nin yakın tarihi, tarih yöntemi ve biyografi üzerine yayımlanmış kitap ve makaleleri vardır.

İnan, öğrencilik hayatı boyunca sosyal alan derslerini hep sevmişti ama yine de okulda verilen bu sosyal alan derslerinin daha iyi olabileceğine inandı. Üniversitede ve sonraki akademik kariyerinde bunu dert edinip çözüm aradı. Geçen zamanda bir çok formasyon seminerinde nasıl tarih/sosyal bilgiler eğitimi verilebileceğini kendi deneyimlerini de katarak anlattı durdu. Ortaokula giden kızı Ceyda bir televizyon haberi karşısında oflayarak “Baba, bu siyaseti de kim çıkarmış böyle!” yakınması üzerine karar verdi: Çocuklar ve gençler için de yazmalıydı.

Süleyman İnan, yeniden sorgulayarak, “Şimdi çocuk olsaydım ne düşünür, bunu nasıl anlardım,” diye düşünerek kitabı yazdı. İşte bu nedenle, Siyaset, “Genç Bilgi” serisinin ilk kitabı olarak, üstelik literatürde ilk defa denenen özgün bir konseptle hazırlandı. Gündelik siyasetten uzak, siyaset biliminin temel konularına giren klavuz bir kitap olan Siyaset, demokrasinin cumhuriyetten farkını, hükümet sistemi ile devlet yapısı arasındaki ilişkiyi; ideoloji, kamuoyu, siyasi parti ve seçimlerle ilgili bilgileri anlamlı görsellerle destekleyerek oldukça yalın ve esprili anlatımla sunmaktadır. Kitap çocuk, genç ve yetişkinlerin keyifle okuyacağı bir çalışmadır. Pedagojik amacı ise, siyasetin insanların mutluluğunu sağlamanın bir aracı olduğunu göstermektir.

Satın almak için http://www.dr.com.tr/Kitap/Genc-Bilgi-Siyaset/Suleyman-Inan/Cocuk-ve-Genclik/Genclik-10-Yas/Roman-Oyku/urunno=0000000679023

3 Şubat 2016 Çarşamba

Tavsiye Melekleri'ne Kulak Verin: The X Files Geri Döndü!


Çocukluğumuzun efsane dizisi THE X FILES, 13 yıldan sonra ekranlara geri döndü! 1993 yılında yayına başlayan dizi 9 sezon sürmüş, 2 adet de filmi vizyona girmişti. 6 bölümden oluşan 10. sezonda (artık beraber olmayan) Ajan Fox Mulder ve Dana Scully'i yeni maceralar bekliyor.  The X Files, Salı günleri saat 06:00’da Amerika’yla aynı anda  Fox Crime’da! 

Biz de Tavsiye Melekleri'ni dinliyor ve 10. sezonu heyecanla izliyoruz! Detaylı bilgi için: http://www.tavsiyemelekleri.com/dizi-tavsiyesi-the-x-files/ 

Tavsiye Melekleri, yeni ne varsa merak eder, keşfeder, dener, tavsiye eder ve tavsiyeleriyle daha çok insanın hayatını renklendirmeyi hedefler. Siz de minik tavsiyelerin hayatı değiştirme gücüne sahip olduklarına inanıyorsanız tek bir form doldurmanız yeterli! http://tavsiyekanali.com/YeniUye.aspx






1 Şubat 2016 Pazartesi

Aklın bitip deliliğin başladığı yer neresidir ki?

Dolaptaki İskeletler: Nasıl Klinik Psikolog Oldum? Tanya Byron’ın hayatından özgün ve çarpıcı yansımalar getiriyor.

“Akıl sağlığı sorunları olan insanlara yardım ederken kendi hissettiğim korku ve güvensizlikleri ifşa etmek…” Yeni kitabının arkasındaki temel hareket noktalarından birini böyle tanımlıyor Tanya Byron. Bu bağlamda Dolaptaki İskeletler, yazarın klinik psikolog olma sürecini, anlatı-deneme karması özgün bir edebi formatta çarpıcı gerçek hayat hikâyelerinden esinlenmelerle anlatıyor.

Kitabın ana izleği, Byron’ın genç bir klinik psikolog adayı olarak geçirdiği zorlu uzmanlık eğitimi dönemine dayanıyor. Yazar, yaşadıklarına saf ve tecrübesiz gençlik yıllarının gözünden bakıyor ve eğitimi sırasında tedavi ettiği insanlardan esinlenerek kaleme aldığı öyküleri aktarıyor bize. Merak uyandıran, dokunaklı ve kara mizahla dolu bu öyküler aslında, kendilerini insanların zihinsel ve ruhsal bütünlüklerine adamış uzmanların bazen ürkütücü, bazen hayat dolu maceralarından başka
bir şey değil.

Kitap, Byron’ın hayatını çok etkileyen bir olayı hatırlamasıyla başlıyor: Bir uyuşturucu bağımlısının
öldürdüğü büyükannesinin beyninin etrafa saçılmış parçalarına bakmak… Bu olay, ergenlik yıllarının bir dönüm noktası olarak, gelecekte seçeceği mesleği belirliyor. Okur olarak ilk bölümde, genç klinik psikolog adayının ilk stajına gidiyor ve meslek hayatının ilk hastasıyla karşılaşıyoruz. Anlattığı kahramanlar içinde en zorlu olan Ray, Byron’ın gözünü korkutuyor. İkinci bölümde, kaybettiği kardeşinin acısını atlatamayan küçük Imogen’in acılı hikâyesiyle, üçüncü bölümde seks terapisine gelen Martin ve Elise’le tanışıyoruz. Dördüncü bölümde, Yahudi toplama kampından kurtulan ihtiyar çift Harold ile Sarai’ın, bu travmaları yanında yaşlılığın getirdiği demansla da boğuşmalarına tanık oluyoruz. Beşinci bölümde, yeme bozukluğu “anoreksiya”dan mustarip Mollie’nin öyküsü var. Son bölümde ise, yazarın klinik psikolog olarak yetiştiği 1980’li yılların kanayan yarası AIDS hastalığına ve AIDS hastalarının yaşadıklarına tanıklık ediyoruz. Son stajını bir AIDS kliniğinde ve büyükannesinin ölümüne de sebep olan uyuşturucu bağımlılarının tedavi edildiği bir merkezde geçiren Byron, 1992 yılında klinik psikolog olma hakkını kazanıyor.

Tanya Byron, psikoloji derecesini York Üniversitesi’nden, yüksek lisansını – kitaba konu olan uzmanlığını– University College London’dan aldı. Doktorasını madde bağımlılığı alanındaki araştırmasıyla Surrey Üniversitesi’nde tamamladı. Genelde çocuklar ve ergenlerle çalışmış olan İngiltere’nin ünlü isimlerinden Tanya Byron, yazarlığının yanında konuşmaları ve radyo-televizyon yayıncılığıyla tanınıyor. Programlarıyla BAFTA ödülüne aday olan yazar, Sony Gold Ödülü’nün sahibi. The Times ve kadın dergisi Good Housekeeping’e için yazıyor. Oyuncu Bruce
Byron’la evli. Lily ile Jack adında iki çocuğu var. Dolaptaki İskeletler (2014), Asi Çocuklar’dan (2007) sonraki ikinci kitabıdır.